Günümüzde bir çok ülke ve şirket “temiz, sürdürülebilir/ekonomik hidrojen üretmenin peşindedir ”. Ancak kritik soru şudur; “Hidrojen nasıl üretilecek ve gerçekten temiz olacak mı? ” Bugün dünya çapında üretilen hidrojenin %95’i hâlâ fosil yakıtlardan geliyor. “Gri” ve “mavi” hidrojen karbonu yalnızca erteliyor; “yeşil” hidrojen ise yüksek maliyetli ve sınırlıdır.
İşte tam bu noktada Döngüsel Basalia Teknolojisinin temiz ve sürdürülebilir hidrojen eldesindeki benzersiz farklarını kısaca aktarmaya çalışacağız. Basalia ile “ KARBON NEGATİF DÖNGÜSEL HİDROJEN “ üretiminin, hem çevresel, hem ekonomik, hem de stratejik boyutlarını özetle ortaya koymaya çalışacağız.
Basalia ile hidrojen üretiminde çok önemli 3 çevresel-ekonomik katkı var;
Çevresel Etki: Hidrojen + Karbon Yutakları
Basalia, klasik hidrojen üretiminden farklı olarak atıklardan hidrojen üretirken aynı anda karbonu da bağlayan bir süreç işletiyor.
Yani Basalia, yalnızca hidrojen üretmiyor; aynı zamanda iklim krizine karşı karbon yutan teknolojiler/malzemeler yaratıyor.
Çünkü, Basalia ile karbon negatif döngüsel hidrojen, katı atık sorunu çözülürken (yani organik ve inorganik kökenli katı atıklar enzim mühendisliğine dayalı özgün biyo-reaktörde ileri dönüşümle yüksek katma değerli çıktılara/stratejik ürünlere dönüştürülürken) bir “ yan ürün ” gibi üretiliyor(elde edilen gazın yaklaşık 1/3 ünü oluşturuyor) . Kısaca, temiz hidrojen üretirken maliyet yok, sadece ayrıştırma/saflaştırma aşamasında maliyet var.
Döngüsel Basalia Teknolojisinde, esas hedefimiz katı atıkları enzim mühendisliği ile biyo-reaktörlerde dönüştürürken “ stratejik hammaddemiz olan Basalia Katısına(BK-1)” dönüştürmektir; çünkü amorf yapıda % 90 nano karbon yapıya sahip BK-1 ile “ tüm kirli suları de-iyonize suya dönüştürebiliyoruz, döngüsel biyo-tarım için BK-1 ile toprak ıslahı yapabiliyoruz, karbonu bağlayabiliyoruz ve yeni nesil malzemelerde kullanabiliyoruz, şehirlerde yapılacak binalar,yollar,malzemeler içinde ikincil karbon yutak alanları olarak kullanabiliyoruz.
İşte Basalia’nın en büyük farkı ve benzersizliği buradadır; katı atık-emisyon-toprak-malzeme sorununu çözerken( katı atıkları enzim mühendisliği ile biyo-reaktörlerimizde BK-1’e dönüştürmekle) bize göre bir yan ürün niteliğinde “ karbon negatif döngüsel hidrojende elde edebilir ”. Bilahare, yan ürünler olarak biyo-yağlar/yakıtlar da üretiyoruz.
Kabaca bir rakam olarak 1.000 ton/gün katı atıktan 24–50 ton/gün hidrojen elde edebiliriz. Ve elde ettiğimiz hidrojen de hem üretim şekli, hem kaynağı açısından “ dünyada benzersizdir, temizdir ”. Bu şekilde, Döngüsel Basalia Teknolojisi ile katı atıklar dönüştürülürken Basalia hidrojen üretimini yüksek maliyetli bir hedef olmaktan çıkarıyor, ekonomik olarak sürdürülebilir hale getiriyor.
Basalia yalnızca hidrojen üretiminde değil, saflaştırma sürecinde de kendi stratejik ürünleriyle fark yaratıyor, direkt veya hibrit modellerle ciddi katkı sağlayabilir.
Örneğin özetle ; BK-1 (amorf nano-karbon) ile partikül ve katran filtresi, asidik gaz ve halojen tutucu işlevi görebilir, BK-2 (yarı-grafitik nano-karbon) karbon moleküler elek membran olarak H₂/CO₂ ayrıştırmada kullanabilir, Basalia Polimeri amin fonksiyonlu yapısıyla CO₂ yakalama ve rejenerasyon kolaylığı sağlayabilir.
Sadece bu katkılar sayesinde bile, “ PSA/membran yükü , enerji tüketimi ciddi düşebilir, saflaştırma maliyeti ciddi şekilde azaltılabilir. Yani Basalia, kendi malzemeleriyle hidrojen saflaştırma sürecinde diğer teknolojilere/malzemelere de dışa bağımlılığı azaltıyor ve maliyet avantajı yaratıyor.
Hidrojenin yalnızca üretilmesi değil, güvenli ve ekonomik bir şekilde depolanması/taşınması da kritiktir. Basalia’nın stratejik katkıları burada da devreye giriyor.
Örneğin özetle; BK-tabanlı yüksek yüzey alanlı malzemeler, hidrojen adsorpsiyon kapasitesini artırarak düşük basınçlı depolamaya imkân verebilir. Bilahare Basalia polimer kompozitleri ile tank ve tüp yapılarında hafif, dayanıklı ve gaz geçirgenliği düşük malzemeler yapılabilir. Böylece Basalia, hidrojen ekonomisinin “ üretim–saflaştırma–depolama zincirinde bütüncül bir rol ” üstlenebilir.
Basalia ile Hidrojen Üretiminin Stratejik Etkisi : Enerji + Malzeme + İklim
Basalia’nın hidrojen vizyonu klasik “yakıt” anlayışının ötesinde üçlü bir devrim yaratıyor:
Bu bütünleşik etki sayesinde hidrojen yalnızca enerji sektörünü değil; inşaat, tarım, ulaşım ve iklim finansmanını da dönüştürmüş oluyor.
Basalia’nın Benzersiz Farkı
Sonuç
Geleceğin enerji sistemleri yalnızca yeşil değil, aynı zamanda karbon-negatif olmak zorunda. Basalia Teknolojisi, hidrojen çağının en kritik eksikliğini kapatarak ,hem çevresel, hem ekonomik, hem de stratejik açıdan oyun değiştirici bir çözüm sunuyor.
Son tahlilde, Döngüsel Basalia Teknolojisi, hidrojen ekonomisine üç temel katkı sunuyor:
Kısacası enzim mühendisliğine dayalı İleri Dönüşüm/Döngüsel Basalia Teknolojisi, hidrojen ekonomisini “ temiz + ekonomik + iklim-pozitif ” hale getiren eşsiz bir teknoloji köprüsüdür.