Lineer ekonomi ve parçalı konvansiyonel teknolojilere dayalı küresel kapitalizmle dünyamız/medeniyetimiz felaketin eşiğine geldi. Bu medeniyet versiyonu, 2030’a kadar geometric çarpanla geri dönülmez bir çöküşe doğru gidiyor. Eşik değer/yıl 2030.

Şimdilerde, global ekonomiyi/ekolojik sistemi rehabilite etmek,dönüştürmek için “ digital ve yeşil (biz döngüsel diyoruz) ikiz dönüşüm stratejisi/vizyonu var.Lakin, bu ikiz dönüşüm, baskın olarak lineerciler tarafından(aslında esas sorunu yaratanlar) rotasız, sahipsiz, bencilce ve amaçsız olarak ilerliyor.

Digital dönüşümün fırsatları-riskleri ve fayda-maliyetleri var.Digitalleşme bize muazzam bir verimlilik yanında “ şeffaflık-hesap verebilirlik ” anlamında çok büyük otokontrol dinamikleri de sunacak. Gönüllü(ayıplama/itibar) ve yasal/zorunlu topuzları çalıştıracak bir dinamiği olacak.

Global düzeyde digitalleşmeyi çok önemsiyorum, çünkü eğer 2030’a kadar dünyamızı felaketin eşiğinden döndürmek istiyorsak veya döndüreceksek, digitalleşme bize katalizör/kaldıraç olabilir. Yaygın bir digitalleşme (ve haliyle bilinçlenme),  gönüllü(tüketici tokatı/ayıplam mekanizması/itibar vs) ve yasal-cezai mükellefiyetler/regülasyonlarla dünyamızı/medeniyetimizi YEŞİL/DÖNGÜSEL bir rotaya oturtabilir, dönüşüm sürecini hızlandırabilir.

Yakın bir zamanda her bireyin Digital İklim Ayak İzi Notu (Ekolojik/Sürdürülebilirlik/İklim Kimlik Kartı) Olacak…

Nasıl ki Çin, Sosyal Kredi Sistemi ile bireylerin, işletmelerin davranışlarını-eylemlerini kontrol ediyor, yönlendiriyor, fiyatlıyor, notluyor, ayni şekilde şimdilerde nasıl ki sürdürülebilirlik kapsamında şirketler,şehirler ve ülkeler notlanmaya-fiyatlanmaya başlandı; hatta ürünlerin sürdürülebilirlikle ilgili digital ürün barkodu olacak(iklim ayak izleri);  emin olun ki 2030’a kadar yaygın bir şekilde bireylerin de Digital İklim Ayak İzi Notu( Ekolojik/Sürdürülebilirlik/ İklim Kimlik Kartı) olacak.

Peki bu birey bazlı digital İklim Kimlik Kartı ne işe yarayacak ve nasıl çalışacak/etkisi nasıl olacak?

Kestirmeden söyleyim, 2030 ve sonrasında yaşamak için en önemli not/puan ; bireyin İklim Kimlik Kartı olacak. Şimdilerde size füturistik gelebilir ama inanın, evleneceğiniz partnerin iklim kartı zayıfsa evliliğin size maliyeti/dışsallıkları olacak(ayıplama mekanizması ve yasal cezalarla) yakın zamanda, bireyin tüm harcamaları, yani mal ve hizmet tüketimleri yeni nesil bankacılık sistemi üzerinden digital olarak takip edilecek, sosyal medyadaki eylem-davranış-düşünceleri/ayak izleri ile bireyin digital iklim notu oluşacak ve bu tüm hayatını etkileyecek / yönlendirecek.

Bu etkileme ve yönlendirme , hem ayıplama mekanizmaları (itibar, kredibilite)/hem de yasal cezalar, mükellefiyetlerle olacak(pahalılaştırılan mal ve hizmet tüketimleri veya yoksun bırakarak vs ). 

Bundan sonra, oturacağınız(satılık veya kiralık) evin ne kadar yeşil ve döngüsel olduğuna göre kredi alabileceksiniz, belediye-devlet vergileri vs. buna göre fiyatlanacak. Gittiğiniz restorantın, otelin ne kadar yeşil ve döngüsel olduğuna bakılacak.

Giydiklerinizin, kullandığınız tüm alet-ekipmanların ne kadar yeşil ve döngüsel olduğuna bakılacak. Bineceğiniz uçağın, geminin, arabanın ne kadar yeşil ve döngüsel olduğuna göre fiyatlanacaksınız. Marketteki alış-verişlerinizde aldığınız ürünlerin ne kadar yeşil ve döngüsel olduğuna bakılacak.

Bireyler, tıpkı şirketler, şehirler gibi yeşil, kırmızı, mavi, mor vs gibi yeşil ve döngüsellik derecesine göre kategorize edilecek. Bir çok mekanda ve ortamda ne kadar yeşil ve döngüsel olduğunuzu gösteren chipler/göstergeler olacak; dünyayı ne kadar kirlettiğiniz hayatınızın her aşamasında size ödül-ceza olarak yansıyacak. 

Son tahlilde, topuz zoruyla yeni bir digital ve döngüsel(yeşil değil) dünya geliyor. Ve köprüden önce son çıkış fırsatı ile dünyamızı 2030’a kadar daha yeşil ve döngüsel hale dönüştürmek istiyorsak ,  o vakit digitalleşmeye çok önem vermemiz lazım.

İşte bu yüzden, bizler 7Cbasalia olarak, Döngüsel Basalia Teknolojimizle sıfır atık-sıfır emisyona dair yeşil ve döngüsel şehirler oluşturmak istiyoruz. Makro bazda en optimum ölçekte yeşil ve döngüsel dönüşümün şehir bazında(kamu-özel işbirliğinde) olacağına inanıyoruz. Bilahare, şehrin atıklarından elde edilecek gelirlerin bir kısmının da şehir bazında kurulacak Atık Varlık Fonları ile o şehrin sakinlerine “şehir yaşam payı ” olarak dağıtılmasını savunuyoruz.

Lakin, bu bütünlüklü ,sürdürülebilir dönüşümün olması için , mutlaka birey-şirket-şehir bazında digitalleşmeye gerek var. Döngüsel Basalia Teknolojimizle ve digitalleşmenin yaratacağı imkanlarla “ ürünleri-bireyleri-şirketleri-şehirleri” iklim kimlik kartları ile fiyatlayabilirsek/denetleyebilirsek(piyasa dinamikleri); o vakit 2030’a kadar dünyamızın felaketten önce köprüden son çıkış fırsatı olabilir.